İçerik Başlıkları
Antisosyal Kişilik Bozukluğu Nedir
Antisosyal kişilik bozukluğu kişilerle ilişkide, düşünme tarzında ve olayları algılama biçiminde bozukluk olan kronik bir zihinsel hastalık olarak yorumlanmaktadır. Psikopat olarak da adlandırılmakta olan antisosyal kişilik bozukluğu, bu kişilerin yargı değerinin eksik ve yanlış/doğru arasındaki ayrım yapamaması durumuna antisosyal kişilik bozukluğu olarak adlandırılmaktadır.
Antisosyal kişilik bozukluğu hastalığı, hemen hemen her ülkede görülmektedir. Bu yapısı ile birlikte coğrafyadan etkilenmediği ortaya koyulabilmektedir. Genel olarak çocukluk döneminde başlamaktadır. İlerleyen yaşlarda ise devamlılık göstermekte ve diğer insanların haklarını ihlal etmeyle birlikte kendisini göstermektedir. Antisosyal insanlar, başkalarının haklarını önemsememektedir. Aynı zamanda bu haklara da tecavüz etmekten çekinmezler. Gelişimsel bir bozukluk olarak da kabul edilmektedir. Antisosyal kişilik bozukluğu hastalığı için yapılan birçok çalışmalarda, erkeklerde görülme oranı %3, kadınlarda görülme oranı ise %1 olarak tespit edilmiştir.
Antisosyal Kişilik Bozukluğu Belirtileri Nelerdir
Antisosyal kişilik bozukluğuna sahip bireylerin temel özellikleri, çocukluk ya da ergenlik döneminde başlamasıyla birlikte okul, iş ve sosyal hayatta devam etmesi, kriminal davranışlar sergilemeleri durumudur. Hastalığın kriminalite ile olan ilişkisi nedeniyle, üzerinde çok fazla durulmakta ve diğer kişilik bozukluklarına göre daha fazla oranla çalışma yapılmaktadır. Antisyosyal kişilik bozukluğunun en büyük belirtilerinden biride; yapılan davranışlardan hiçbir şekilde pişman olunmamasıdır. Antisosyal kişilik bozukluğu belirtileri nelerdir sorusuna kısaca aşağıdaki gibi açıklayabiliriz;
- Yapılan hiçbir şeyden pişman olmamak
- Başka kişilerin haklarını ihlal etmek
- Verilen görevleri yerine getirmemek
- İyi bir anne veya baba olamama
- Karşı cins ile düzenli bir şekilde ilişki kuramama
- Saldırganlık durumu
- Dürtüsel hareket etmek
- Yalan söylemek
- Pervasızlık
Kişilik Bozukluğunun Tedavi Yöntemi
Kişilik bozukluğu olan bireylerin hastalığının farkında olmamasından dolayı kendi başlarına tedavi yolu aramazlar ve sonuç olarak da hastaların birçoğu tedavi edilmemektedir. Tedavi almama nedenlerinden biri ise, kişilik bozukluğu olan birçok bireyin, aynı zamanda hayatlarına normal şekilde devam etmektedirler. Kişilik bozukluklarının çoğu, geç tespit edilmesinden dolayı uzun süre boyunca devam etmektedir. Bu tip hastaların tedavi yöntemleri de oldukça zordur. Bununla birlikte tedavisi uygulanan birçok kişilik bozukluğuna sahip bireylerin, rahatsız edici belirtilerinin daha hafif bir hal alması görülmektedir.
Tedavi dönemi kişilik bozukluğunun çeşidine göre değişiklikler gösterebilmektedir. Fakat psikoterapi (danışmanlık) tedavinin ana unsurlarından biridir. Bazı durumlarda, meydana gelebilen aşırı atakların tedavi etmek için ilaç yöntemi de kullanılmaktadır. Kullanılmakta olan ilaçlar ise; antidepresanlar, antipsikotikler, anksiyolitikler, dengeleyici ve atakları önlemekte olan ilaçlar kullanılmaktadır.
Kişilik bozukluğunun tedavi edilmemesi durumunda ise durumun ciddileşmesi göz ardı edilmemelidir. Kişilik bozukluğuna sahip olan bireyler ileriki süreçte alkol veya uyuşturucu kullanabilmekte, şiddete meyilli olabilir, hastaneye yatırılabilir, kendine ya da çevresinde bulunan insanlara zarar verebilmektedir.
Aileniz ya da yakın çevreniz içerisinde kişilik bozukluğu olan biri varsa, bireye nasıl destek ve teşvik sağlanabileceği hakkında mutlaka bir psikolog desteği almanızı tavsiye ediyoruz.