Birçok insan Ramazan ayında oruç tutarak kilo vereceğini düşünse de öncelikle bu düşüncenin yanlış olduğunu söylemek gerekir. Hatta Ramazan ayında beslenme tarzına dikkat edilmezse Ramazan ayından kilo alarak çıkma ihtimali çok yüksektir.
Ramazan ayından evvel zayıflamak için diyet programına başlamış kişiler ise az ve sık beslenerek diyetlerini rahatlıkla sürdürebilirler. Yine Ramazan ayı içerisinde kilonun sabit tutulması dahi hedefler arasında yer alabilir.
Oruç kilo verdirir mi? merak edilen soruya bu yazımızda cevap bulabilirsiniz.
Bu arada ismi ve içeriği ile benzerlikler gösteren bir diyet çeşidi olan aralıklı oruç diyeti konulu yazımıza da göz atmanızı tavsiye ederiz.
İçerik Başlıkları
Ramazan Ayında Kilo Vermek İçin Ne Yapmalı?
Ramazan ayında tuttukları oruç ile kilo vermeyi hedefleyenler, öncelikle bir hekime ve diyetisyene başvurmayı ihmal etmemelidir. Böylelikle sağlık açısından bir risk olup olmadığı tespit edildikten sonra sağlık açısından bir risk söz konusu değilse, diyetisyenin önereceği bir diyet programı uygulanabilir.
Peki, ‘Ramazan ayında kilo vermek için ne yapmalı?’ Şunu unutmamak gerekir ki her bireyin yaşı, kilosu, boyu ve gün içerisindeki fiziksel aktiviteleri birbirinden farlılık gösterir. Tüm bunlar ise vücudun günlük gereksinim duyduğu karbonhidrat, kalori, protein ve diğer besin öğelerinin miktarını belirler. Ramazan ayı içerisinde az ve sık yeme tekniğinden yararlanılarak ve fiziksel aktivitenin fazlalaştırılması ile vücudun hareketi artırılarak kilo verilebilir. Ramazan ayından girilen kiloyla çıkılması ve bu sayede Ramazan ayında vücudun kilo almasının engellenmesi dahi büyük bir başarı olarak görülebilir.
Oruç Tutarken Uzun Süre Aç Kalınmasının Vücuda Fiziksel Etkisi Nedir?
Ramazan ayında oruçlu iken geçen uzun sürede kan şekeri düşer. ‘Oruç tutarken uzun süre aç kalınmasının vücuda fiziksel etkisi nedir?’ sorusunun yanıtı da kan şekerinin düşmesiyle bağlantılıdır. İftar saatine doğru ani öfke patlamaları, sinirlilik hali, baş ağrısı, dikkat eksikliği, halsizlik ve mide bulantısı gibi sağlık problemleri birçok kişide görülür. Tüm bunlara neden olan ise vücuda uzun süre besin girmemesi nedeniyle düşen kan şekeridir. Yine iftar saatine doğru mide asidinin artması, vücudun suya olan gereksiniminin çoğalması ve vücut ısısının düşmesi gibi problemlerde oruç tutanlarda sıklıkla gözlenir.
Oruç Tutarken Niçin Kilo Alınır?
Oruç tutarken vücut çok uzun süre aç kaldığından dolayı metabolizmanın çalışma hızı düştüğü gibi insanın hareket etme isteğinde de çok ciddi azalma olur. ‘Oruç tutarken niçin kilo alınır?’ sorusunun diğer bir önemli yanıtı ise kan şekerindeki düşme sonucu vücudun yemek yeme isteğinin artması ve iftarda ölçünün kaçırılmasıdır. Tüm bu etkenler ise kilo almanın yanı sıra kabızlığa eğilimde de artışa neden olur.
Ramazan Ayında Ne Yapılırsa Kilo Alınmaz?
Ramazan ayında oruç tutulan süre içerisinde metabolizma hızı yavaşlar ve hareket kabiliyetinde de normal bir güne göre çok ciddi azalma olur. Tüm bunlar dikkate alınarak beslenme programının belirlenmesi, ‘Ramazan ayında ne yapılırsa kilo alınmaz?’ sorusunun yanıtını oluşturur. Ramazan ayı içerisinde tek veya iki öğün olarak belirlenen beslenme alışkanlığının üç veya dört öğüne çıkarılması gerekir. İftarda çeşitli yemeklerin hızlıca tüketilmesindense, iftarın öncelikle çorba ve kahvaltıyla yapılması ve aradan 1-2 saat geçtikten sonra ana yemeğin yenilmesi en doğru tercihtir.
Ramazan ayında kilo almamak için neler yapmalıyız daha detaylı bilgi için bu konudaki yazımıza göz atabilirsiniz
Ramazan Ayında Tatlı Tüketimi Nasıl Olmalı?
Tatlılar, Ramazan ayında iftar vakitlerinin vazgeçilmez besinleri arasında yer almaktadır. Hal böyle olunca da ‘Ramazan ayında tatlı tüketimi nasıl olmalı?’ sorusunun yanıtının çok iyi araştırılması ve tatlının buna göre tüketilmesi gerekir. Öncelikle iftarın hemen ardından yenilen ağır tatlıların sindirim sisteminin yükünü artırdığının ve sindirim sistemini yorduğunun bilinmesi gerekir. İftardan 1-2 saat sonra güllaç, dondurma, sütlü tatlılar ya da meyvelerden yapılmış olan tatlı türleri tüketilebilir. Bu tatlı türleri içerisinde ise meyvelerden yapılmış olan tatlılar en doğru tercihtir.
İftarda Ana Menüde Ne Yenilmeli?
İftardan sonra yenilecek olan ana öğünde neler olması gerektiğini merak edenler, ‘İftardan sonra ana menüde ne yenilmeli?’ sorusunun yanıtını çok sık araştırmaktadır. İftardan sonraki ana menüde ağır ve aşırı yağlı yiyecekler kesinlikle tercih edilmemelidir. İftardan sonraki ana menüde sebze yemekleri, etli sebze yemekleri, görünen yağlarından arındırılmış et, yağ oranı düşük yoğurt, salata ve cacık yenilebilir. İftardan sonraki ana menüde Ramazan ayında gelenekselleşmiş olan pidede az miktarda tüketilebilir.
Ramazan Ayında Vücudun Sıvı İhtiyacı Karşılanmazsa Ne Olur?
Ramazan ayında iftarla sahur arasında sıvı tüketimine çok dikkat etmek gerekiyor. Peki, ‘Ramazan ayında vücudun sıvı ihtiyacı karşılanmazsa ne olur?’ İnsan vücudunun günlük sıvı gereksinimi ortalama 2-2,5 litre civarındadır. Vücudun bu sıvı gereksiniminin iftarla sahur arasına yayılarak karşılanması gerekir. Bu süre içerisinde vücudun sıvı gereksinimi karşılanmazsa kabızlığa eğilim artacağı gibi gün içerisinde tansiyon düşmesi gibi sağlık problemleri yaşanabilir.
Ayrıca iftarla sahur arasında sinir sistemini uyaran çay ve kahve gibi kafein içeren içeceklerin çok fazla tüketilmemesi gerekir. Vücudun sıvı gereksinimi ağırlıklı olarak su, ayran, meyve suyu ve bitkisel çaylarla karşılanmalıdır.
Sahura Kalkmamak Metabolizmaya Zarar Verir mi?
Günümüzde çoğu insan sahura kalkarak uykusunu bölmemek için yatmadan evvel sahuru yapmakta ve oruca niyet etmektedir. Vücudun açlık süresini 18-19 saate çıkaran bu davranış son derece yanlıştır. Peki, ‘Sahura kalkmamak metabolizmaya zarar verir mi?’ Gece sahura kalkmamak kan şekerinde düşmeye bağlı yaşanacak şikayetlerin artmasına neden olur. Ayrıca uyku esnasında metabolizmanın çalışma hızı çok yavaşladığı için tüketilen besinlerin çoğu vücut tarafından yağa dönüştürüldüğünden kilo almak kaçınılmaz hale gelir.