Kaşıntının nedeni genellikle ciddi bir sağlık problemi değildir. Kaşıntı, alerjik reaksiyon ve terleme gibi basit sağlık problemlerinden kaynaklanmaktadır. Kaşıntı neden kaynaklanırsa kaynaklansın bir defa kaşınmaya başlanıldığında kaşıntı alevlenmektedir. Vücudun kaşındığı bölgeyi kaşımamak çok zor olsa da en sağlıklı tercih olduğu unutulmamalıdır.

Vücudun en fazla terleyen ve farklı yüzeylerle en fazla temas eden bölgelerinden biri ayaklar olduğundan dolayı kaşınma riski çok yüksektir. Ayakların bütün gün iyi hava almayan ayakkabıların içerisinde kalması terleme ve kaşınma riskini artırmaktadır.

Ayak kaşıntısına daha fazla terleme ve cilt kuruması neden olsa da egzama, sedef, mantar, sinirsel problemler, karaciğer hastalıkları, çeşitli ilaçlar ve alerjik reaksiyon da kaşıntının önemli nedenleri arasında yer almaktadır. Kaşıntıyı kökünden çözmek kaşıntıya neden olan problemin kaynağına inmeye bağlıdır.

Ayakta kaşıntı hissedildiği zaman kaşıntıyı hafifleterek rahatlama sağlayan bitkisel çözümler vardır. Peki, ‘Ayak kaşıntısına ne iyi gelir?’ Ayak kaşıntısına iyi gelen bitkisel çözümlere bu yazıdan ulaşılabilir.

Ayak Kaşıntısı Neden Olur?

Gün boyu vücudun yükünü çeken ayakların kaşınması gerçekten çok moral bozucu olabilmektedir. Ancak ayaklarda kaşıntı toplum içerisinde çok sık rastlanan sağlık problemleri arasında yer almaktadır. Peki, ‘Ayak kaşıntısı neden olur?’ Vücudun genel sağlığı açısından çok büyük bir önemi olan ayak bakımının ihmal edilmesi durumunda karşılaşılan ayak kaşıntısının nedenleri şöyle sıralanabilir;

• Ayakların günlük bakımının ihmal edilmesi.
• Ayaklarda enfeksiyon oluşması.
• Ayaklarda mantar oluşması. Mantarlar üremek için nemli ve karanlık ortamları çok sevmektedir. Ayakkabının içerisinde gün boyu karanlık ortamda kalan ayaklar, terleyince de nemli ortam oluşmakta ve bu durumda mantarların ayaklarda çok rahat üremesine neden olmaktadır.
• Spor salonları, yüzme havuzları, kuaförler ve saunalar ayaklara mantar bulaşmasında en riskli yerler olarak değerlendirilmektedir.
• Aile ortamında hijyen kurallarına dikkat edilmemesi de ayaklara mantar bulaşmasında ve ayakların kaşınmasında etkilidir.
• İnsanın günlük sosyal yaşantısını da olumsuz etkileyen tırnak batması.
• Çölyak hastalığı
• Sedef hastalığı
• Karaciğer hastalıkları
• Cildin kuruması
• Egzama
• Ayakların tahriş olması
• Sinir sistemindeki bozukluklar
• Kronik rahatsızlıklardan dolayı kullanılan ilaçlar
• Alerjik reaksiyonlar
• Gebelik
• Ayaklardaki kaşıntının temel nedeninin ter olduğu ve ayakların gün içerisinde düzenli aralıklarla yıkanarak iyi kurulanmasının ayak kaşıntısına karşı alınabilecek en etkili tedbir olduğu hiçbir zaman unutulmamalıdır.

Ayak Kaşıntısına Ne İyi Gelir?

Ayak kaşıntısına neden olan problem, ayaktaki kaşıntının süresini ve yoğunluğunu etkilemektedir. Ayakta kaşıntı hissedildiği zaman fazla kaşımamak ya da kaşıntı hissedilen bölgeyi çizmemek gerekir. Çünkü kaşınan bölgeyi fazla kaşımak ya da çizmek durumun daha da kötüye gitmesinden başka bir işe yaramaz. Ayaktaki kaşıntı kabarcıklar, lezyon, leke, kızarıklık, çatlama ve kuruma gibi belirtilerle belirgin hale gelebilmektedir. Ayak kaşıntısı hissedildiği zaman doğal ilaçlarla bu kaşıntı hafifletilebileceği gibi cildi yumuşatmak ve nemlendirmekte mümkündür. Peki, ‘Ayak kaşıntısına ne iyi gelir?’ İşte ayak kaşıntısına iyi gelen doğal yöntemler ve bu doğal yöntemlerin uygulanışı;

Soğuk Kompres

Ayak kaşıntısından kurtulmanın en etkili yönteminin soğuk kompres olduğu söylenmektedir. Vücutta aynı sinir lifleri boyunca kaşıntı hissinin yanı sıra soğukta hissedildiğinden soğuk kompres kaşıntıyı anında gidererek ciddi bir rahatlama sağlamaktadır. Soğuk kompres kaşınan bölgeyi uyuşturduğu için kaşıntı hissini hafifletmektedir.

Buz küpleri temiz bir beze sarıldıktan sonra ayakta kaşıntı hissedilen bölgenin üstünde birkaç dakika tutulmalıdır. Bu uygulamaya 30 saniye ara verildikten sonra tekrar yapılmalıdır. Kaşıntı hissi kaybolana kadar bu uygulamaya bu şekilde devam edilmelidir. Kaşıntı hissini gideren bu yöntem istenildiği zaman uygulanabilir.

Soğuk kompres yönteminin bir başka uygulanış şekli de ayaktaki kaşıntı hissi kaybolana kadar kaşıntı hissedilen bölgenin soğuk suyun altında tutulmasıdır.

Ancak buz kompresi uygulanırken buz küplerinin doğrudan kaşıntı hissedilen bölgenin üstüne konmasının donmalara neden olabileceği hiçbir zaman unutulmamalıdır.

Elma Sirkesi

Elma sirkesi özellikle mantardan kaynaklı ayak kaşıntısına çok iyi gelmektedir. Ayrıca her türlü kaşıntının giderilmesinde etkili olan elma sirkesi, yüzyıllardan beri kaşıntılara karşı kullanılmaktadır. Elma sirkesi asidik bir yapıya sahip olduğundan dolayı ayakta kaşıntıya neden olan mantar ve bakterileri öldürmektedir. Elma sirkesinin cilde bir diğer faydası da cildin doğal pH dengesini geri kazanmasına yardımcı olmasıdır. Elma sirkesi kaşıntıya karşı topikal olarak kullanılabileceği gibi ağızdan da alınabilmektedir.

Elma sirkesinin topikal kullanımında bir ayak küveti veya kovanın içerisi elma sirkesi ve suyla 1’e 3 oranında doldurulduktan sonra karıştırılmalıdır. Hazır hale gelen bu solüsyonun içerisinde ayaklar 15 dakika kadar bekletildikten sonra iyice kurulanmalıdır. Bu uygulamaya günde 2 defa 1 hafta boyunca devam edilmelidir.

Elma sirkesini ağız yoluyla tüketmek için bir bardak ılık suyun içerisine 2 çay kaşığı elma sirkesi katılmalıdır. İsteyenler, bu karışıma bir tatlı kaşığı balda ilave edebilmektedir. Bu karışım, günlük iki defa içilmelidir.

Karbonat

Karbonatlı tarifler vücuttaki her türlü kaşıntıyı yatıştırmakta ve hafifletmektedir. Karbonat, cildin pH seviyesini dengelediği gibi kaşıntıya neden olan bakterilerin büyümesini ve gelişmesini önlemektedir. Ayrıca karbonat banyosu sedef hastalığının tedavi edilmesinde ve sedef hastalığının neden olduğu kaşıntı ve tahrişin engellenmesinde oldukça etkilidir.

Karbonatı topikal olarak kullanabilmek için küçük bir tencerenin içi soğuk suyla doldurulduktan sonra içerisine yarım fincan karbonat eklenmeli ve iyice karıştırılmalıdır. Daha sonra ayaklar karbonatlı suyun içerisinde 20 ila 30 dakika aralığında bekletilmelidir. Son olarak ayaklar temiz bir havluyla iyice kurulanmalıdır. Bu uygulamanın günlük bir defa yapılması ihmal edilmemelidir.

Karbonatın topikal olarak bir başka uygulanış şekli ise 3 çorba kaşığı karbonatın içerisine 1 çorba kaşığı su katıldıktan sonra iyice karıştırılmasıdır. Daha sonra bu karışım, ayakta kaşıntı hissedilen bölgeye uygulanmalı ve 10 dakika bekledikten sonra ayaklar durulanmalıdır. Bu uygulamanın da günlük 1 defa yapılması yeterlidir.

Karbonatlı tarifi uygularken ciltte yara veya çatlaklara karbonat sürmemeye çok dikkat edilmelidir.

Kolloidal Yulaf Ezmesi  

Yulafın kaşıntıyı yatıştırdığı ve hafiflettiği toplumda çok fazla bilinmemektedir. Yulafın çok ince bir toz haline getirildiği kolloidal yulaf ezmesi içeriğindeki anti-irritan ve anti-inflamatuar maddeler sayesinde kaşıntıyı hafifletmektedir.

Yulaf ezmesinin topikal kullanımı için küçük bir küvet ılık suyla doldurulduktan sonra içerisine 1 fincan kolloidal yulaf ezmesi katılmalıdır. Daha sonra bu suyun içerisine konulan ayaklar 15 ila 20 dakika aralığında bekletilmelidir. Kaşıntının şiddetine göre bu uygulama günlük 3 defa yapılabilir.

Kolloidal yulaf ezmesinin bir başka uygulanışı ise; 1 bardak kolloidal yulaf ezmesinin içerisine biraz su ilave edildikten sonra macunsu kıvama gelene kadar karıştırıldıktan sonra bu macunun kaşınan bölgeye sürülmesi ve temiz bir bezle üstü örtülerek yarım saat beklenmesidir. Bu uygulama günlük 1 defa yapılmalıdır.

Aloe Vera

Aloe vera özellikle cilt kuruluğundan veya uyuzdan kaynaklanan ayak kaşıntısına çok iyi gelmektedir. Antibakteriyel, antifungal ve anti-inflamatuar maddeler barındıran aloe vera, cildi nemlendiren ve kaşıntıyı hafifleten E vitaminini de içermektedir. Ayrıca aloe vera ile ilgili gerçekleştirilen bilimsel bir araştırmada uyuzun tedavi edilmesinde aloe vera jelinin benzil benzoat kadar etkili olduğu tespit edilmiştir.

Aloe vera topikal kullanımı için öncelikle aloe vera jeli yaprağından çıkarılmalıdır. Daha sonra bu jel ayakta kaşıntı hissedilen bölgeye uygulandıktan sonra 15 dakika kadar beklenmeli ve ılık suyla ayaklar durulanmalıdır. Bu yöntem günlük bir kez uygulanmalıdır.

Aloe veranın bir başka topikal kullanımı da bir yemek kaşığı aloe vera jeline iki yemek kaşığı kil ilave edilerek maske yapılmalıdır. Daha sonra ayaklara uygulanan bu maskenin kuruması için beklenmelidir. Son olarak ayaklar ılık suyla durulanmalı ve iyice kurulanmalıdır. Bu uygulamanın haftada iki defa yapılması yeterlidir.

Çay Ağacı Yağı

Sürekli yapılan spordan kaynaklanan ayak kaşıntısının doğal ilacının çay ağacı yağı olduğu bilinmektedir. Fungal enfeksiyonun altında yatan temel nedenle çay ağacı yağı, içeriğindeki güçlü antiseptik ve antifungal maddelerle savaşarak kaşıntıyı gidermektedir.

Çay ağacı yağının topikal kullanımında eşit miktardaki yüzde yüz saf çay ağacı yağı ve zeytinyağı karıştırılmalıdır. Daha sonra bu karışım ayakta kaşınan bölgeye günlük iki defa sürülmelidir. Bu karışım sürüldükten sonra 30 dakika kadar beklenmeli ve ayaklar durulanmalıdır. Ayak kaşıntısının tekrarlamaması için bu yöntemin birkaç hafta düzenli olarak uygulanması ihmal edilmemelidir.

Çay ağacı yağının bir diğer alternatif kullanımı ise birkaç damla çay ağacı yağının 1 yemek kaşığı aloe vera jeliyle karıştırılmasıdır. Bu karışım, birkaç hafta düzenli olarak her gün iki defa kaşınan bölgeye sürülmeli ve ovulmalıdır. 20 dakika bekledikten sonra uygulamanın yapıldığı bölge durulanmalıdır.

Tuzlu Su Banyosu

Ayaklardaki kaşıntı hissinin giderilmesinde tuzlu su en etkili yöntemler arasında yer almaktadır. Mikropların büyümesini önleyen tuzlu su, ayaktaki enfeksiyonların kontrol altına alınmasına yardımcı olduğu gibi kaşıntı hissini gidermekte ve diğer rahatsızlıkların iyileşme sürecini hızlandırmaktadır. Tuzlu su, ayak yorgunluğuna da çok iyi gelmektedir.

Tuzlu suyun topikal kullanımı için 1 çay kaşığı ılık suyun içerisine 2 çay kaşığı tuz katıldıktan sonra bu karışım ayak küvetinin içerisine dökülmelidir. Daha sonra kaşınan ayak bu küvetin içerisinde 10 dakika bekletilmelidir. Ayaktaki kaşıntı hissi kaybolana kadar bu karışım günde birkaç defa uygulanmalıdır.

Tuzlu su karışımının kaşıntıya karşı daha etkili olması için normal tuz yerine Epsom tuzu kullanılmalıdır.

Ancak ayakta yara ya da çatlak varsa tuzlu uygulaması kesinlikle denenmemelidir.

Papatya

İçeriğinde güçlü anti-alerjik etkenler barındıran papatya, ayak kaşıntısıyla savaşmaktadır. Papatya, histamin salınımını inhibe ettiğinden dolayı alerjik reaksiyonların engellenmesinde oldukça etkilidir.

Papatyanın topikal olarak kullanılabilmesi için öncelikle 1 fincan papatya çayı hazırlanmalı ve soğuması için buzdolabında 10 dakika bekletilmelidir. Daha sonra temiz bir bez papatya çayıyla ıslatılmalı ve fazla su sıkılmalıdır. Bu bez, ayakta kaşıntının hissedildiği bölgeye soğuk kompres olarak uygulanmalıdır. Bu yöntemin kaşıntı hissini hızla gidermesi için günlük 3-4 defa uygulanması gerekmektedir.

Papatya çayının tüketiminde ise bir bardak suyun içerisine 1 yemek kaşığı kuru papatya ilave edilmelidir. Daha sonra bardağın ağzı kapatılmalı ve demlenmesi için 5 dakika beklenmelidir. Çay demlendikten sonra süzülmeli ve kaşıntı hissi kaybolana kadar bu çaydan günlük 2-3 defa içilmelidir.

Yoğurt

Ayak kaşıntısına neden olan bütün enfeksiyonlarla sade ve organik yoğurdun içeriğindeki aktif bakteri kolonileri ve probiyotikler savaşmaktadır. Yine ayak kaşıntısının en yaygın nedenleri arasında yer alan cilt kuruluğuna da yoğurdun içerdiği vitamin ve mineraller çok iyi gelmektedir.

Yoğurdun topikal kullanımında sade yoğurt direkt olarak ayaklara uygulanmalı ve 10 dakika beklenmelidir. Daha sonra ayaklar soğuk suyla durulanmalıdır. Ayaklar durulandıktan sonra iyice kurulanarak nemi giderilmelidir. Bu uygulama birkaç hafta günlük 2 defa uygulanmalıdır.

Yoğurdun tüketiminde ise günlük uygulanan diyete 1 ile 2 bardak yoğurt ilave edilmelidir.

Hint Leylağı

Maya enfeksiyonunun neden olduğu kaşıntıya Neem olarak da tanınan Hint leylağı ilaç kadar iyi gelmektedir. Hint leylağının içerisindeki antiseptik maddeler ayaktaki enfeksiyonla savaştığı gibi kaşıntı hissini hafifletmekte ve diğer hastalıkların tedavisine yardımcı olmaktadır.

Hint leylağının topikal kullanımında 4 bardak suyun içerisine bir avuç neem yaprağı katıldıktan sonra kaynatılmalıdır. Daha sonra süzülerek soğuması için beklenmelidir. Hazır hale gelen bu karışımla ayaklar günlük 2 ya da 3 defa yıkanmalıdır.

Hint leylağının bir başka alternatif kullanımı ise büyük bir su kabının içerisine ılık su konulduktan sonra bu suyun içerisine 5 ya da 6 damla neem yağı ilave edilmelidir. Kaşıntı hissedilen ayak bu suyun içerisinde günlük 20 ila 30 dakika kadar bekletilmelidir.

Hint leylağının tüketiminde ise birkaç hafta günlük bir bardak neem çayı içilmelidir. Yine hekim kontrolünde neem kapsülleri de alınabilir. Bir bardak sıcak suyun içerisine 5 tane neem yaprağı ya da 1 çay kaşığı neem tozu ilave edilmelidir. Daha sonra neem çayının demlenmesi için 5 ila 7 dakika beklenmelidir. Neem çayına limon, meyve aroması ya da bal ilave ederek tatlandırmak mümkündür.

Aynısefa

1 litre zeytinyağının içerisine 1 su bardağı aynı sefa bitkisi katılmalı ve blender kullanılarak iyice karıştırılmalıdır. Daha sonra bu karışım 2 hafta bekletilmelidir. Eğer olanak varsa karışımın 1 saat güneşte bekletilmesi daha iyidir. İki haftalık süre dolduktan sonra karışım süzülmeli ve günlük ayaklara sürüldükten sonra 15-20 dakika bekletilmeli ve durulanmalıdır.

Sıcak suyun içerisinde 5 dakika kaynatılan aynı sefa bitkisi ayak banyosu suyuna katılırsa ayak kaşıntısı hafiflemektedir.

Ayak Kaşıntısı Nasıl Geçer

Ayak kaşıntısı alınabilecek basit yöntemlerle engellenebilmektedir. Ayak kaşıntısını önlemenin yöntemleri ise şöyle sıralanabilir;

Gece uyumadan evvel gliserin ve gül suyu karışımıyla ayaklara masaj yapılarak cilt nemlendirilmeli ve yumuşatılmalıdır.

Gün içerisinde birkaç defa ayaklara kalamin losyonu uygulanmalıdır.

Ayağa giyilen çoraplar yüzde 100 pamuktan üretilmiş olmalıdır. Çünkü yün ve polyester karışımından üretilen çoraplar ile sentetik malzemeler kullanılarak üretilen çoraplar ayak kaşıntısını tetikleyebilmektedir.

Odaların nemlenmesi için kullanılan nemlendiricilerde ayağın kaşınmasına ya da kaşınan ayağın daha da kötüleşmesine neden olabilmektedir.

Cildin sürekli nemli olması için bol su içilmesi ihmal edilmemelidir. Ayrıca gün içerisinde bol su içilmesi idrarla vücuttan toksinlerin atılmasına yardımcı olmaktadır.

Giyilen elbisenin ya da kullanılan ürünün alerjik reaksiyonu tetiklemesi de kaşıntıya yol açmaktadır. Bu nedenle bu tür giysi ve ürünlerin tespit edilmesi ve kullanımından uzak durulması gerekmektedir.

Alerjik reaksiyonlardan kaynaklanan kaşıntıya reçetesiz satılan antihistaminikler iyi gelmektedir.

Ayaklar yıkandığı zaman özellikle ayak araları çok iyi kurulanmalıdır.

Ayak kaşıntısıyla mücadelede A, B ve E vitaminleri açısından zengin beslenmek gerekmektedir. Çünkü vücutta bu vitaminler eksik olduğu zaman cilt kurumakta ve kaşıntıya neden olmaktadır.