Vücudumuzdaki yaşamsal fonksiyonların sağlıklı bir şekilde sürebilmesi, tükettiğimiz besinleri vücudumuzun sindirmesi, vücudumuzdaki atık maddelerin dışarı atılması ve vücut ısısının korunabilmesi için su çok önemlidir.
Erkeklerin vücudunda yüzde 60, kadınların vücudunda yüzde 50 ve çocukların vücudunda yüzde 65-70 oranında su bulunur. İnsanın yaşı ilerledikçe çeşitli etkenler nedeniyle vücudundaki su oranı azalır. Ayrıca idrar, ter, solunum ve dışkı vücutta su kaybına neden olur. Vücudun bu yollarla kaybettiği su miktarı günlük 1,5-2,5 litre aralığında olsa da bu kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Çünkü insanın vücut kompozisyonu ve dış etkenler, vücudun kaybettiği su miktarının daha fazla olmasına neden olabilir.
Bu konu ile ilgili olan;
Vücudun susuz kaldığı nasıl anlaşılır konulu yazımıza da göz atmanızı tavsiye ederiz:
İçerik Başlıkları
Deniz ZÜNBÜLCAN – Beslenme ve Diyet Uzmanı
Diyetisyen Deniz ZÜNBÜLCAN
Telefon ve WhatsApp: 0553 747 81 32
https://denizzunbulcan.com.tr/
Vücudun Kaybettiği Günlük Su Miktarı Karşılanmalıdır
Vücudun günlük kaybettiği su miktarının vücuttaki metabolik faaliyetlerin sürebilmesi için karşılanması gerekir. Vücut su kaybettikçe vücuttaki tuz miktarında yaşanan artış ile beyindeki susama merkezi uyarılır. Böylelikle insan susadığını hisseder. Orucun başlangıcından evvel yapılan sahur öğününde tuz oranı yüksek gıdalar tüketilmesi ise insanın gün içerisinde daha erken susamasına neden olur. İçeriğinde bol miktarda tuz ve baharat barındıran turşu, pastırma, sucuk, zeytin gibi besinlerin tüketiminden sahur öğününde mutlaka kaçınmak gerekir.
İftarda Su Tüketimi Nasıl Olmalı
Ramazan ayında oruç tutulan sürenin uzun olması nedeniyle vücudumuz susuz kaldığından akşam ezanını duyar duymaz ilk önce suya sarılmaktayız. Peki, ‘İftarda su tüketimi nasıl olmalı?’ Oruç nedeniyle gün boyu susuz kalan vücudun su gereksinimi iftar ile sahur arasındaki süreçte karşılanmalıdır. Vücudun günlük gereksinimi olan 2,5-3 litre aralığındaki su miktarının 3’te 2’lik kısmının iftarda, geriye kalan kısmının ise iftar ile sahur arasında karşılanmasının ihmal edilmemesi sağlık açısından çok önemlidir. Vücudun günlük sıvı gereksinimini karşılamanın bir başka yöntemi ise iftarla sahur arasında yarım saatlik periyodlar halinde 1’er bardak su içilmesidir. Vücudun sıvı alımının karşılanmasına yardımcı olmak için iftar ve sahurda doğru besinlerin tüketilmesi gerekir. Özellikle iftarda içeriğinde yüksek oranda su barındıran komposto, ayran, hoşaf ve cacık gibi sıvı gıdaların tüketimine önem verilmelidir. Yine iftarla sahur arasında içeriğinde bol miktarda su barındıran meyveler yenilebilir. İftarla sahur arasında içeriğinde yüksek miktarda şeker barındıran gazlı içeceklerden ve yüksek miktarda yağ barındıran yiyeceklerden kaçınmak gerekir. Bu tür yiyecek ve içecekler sağlığı ciddi şekilde tehdit ettiği gibi insanı çok hızlı susatır. Bundan dolayı da hoşaf ve kompostoların içerisine kesinlikle şeker katılmamalıdır.
Oruçluyken Susamamak İçin Ne Yapmalı?
Ramazan ayında oruçluyken susuzluk bizi zorlayan en önemli husustur. Bu nedenle de ‘Oruçluyken susamamak için ne yapmalı?’ sorusunun yanıtı oruç tutanlar için ayrı bir önem taşır. İftar ile sahur arasındaki süreçte vücudun su gereksinimini düzenli ve yeterli bir şekilde karşılayarak oruç tutarken susamak için yapılması gerekenleri sizler için derledik.
Oruçluyken susamamak için iftar ile sahur arasında yeterli miktarda su tüketmek maalesef yeterli değildir. Bunun yanı sıra özellikle sahur öğününde vücudu çok hızlı bir şekilde susatan içeriğinde bol miktarda baharat ve tuz barındıran besinlerin tüketiminden kaçınmak gerekiyor.
Gün içerisinde vücudun su gereksinimi oruçtan dolayı karşılanamayacağından vücudu aşırı terletecek faaliyetlerden kaçınmak ve sıcağa uzun süre maruz kalmamaya dikkat etmek gerekiyor.
İftar ile sahur arasında tüketilen suya taze limon dilimleri, rulo tarçın ve taze nane yaprakları eklenerek suya aroma verilebilir. Bu şekilde içilen su mideyi rahatlatmanın yanı sıra özellikle iftarda sonra girilen tatlı krizlerini engelleyecektir.
Oruç tutarken susamamak için en etkili yöntemler arasında içeriğinde bol miktarda su barındıran sebze ve meyve tüketimi de yer almaktadır. Sahur öğününde içeriğindeki su oranı yüksek olan domates ve salatalık tüketilmesi tavsiye edilir. İftarın ardından da salata ve sebze yemekleri bolca tüketilebilir.
Şunun çok iyi bilinmesi gerekir ki limonata, çay, kahve ve gazoz gibi içecekler asla suyun yerini tutmaz. Bu tür içeceklerin aşırı tüketilmesi vücudun su içme isteğini yok edebilir. Bu nedenle bu tür içecekler özellikle Ramazan ayında sınırlı tüketilmelidir.
İftarla sahur arasında çay ve kahve gibi içecekler bol tüketilirse vücudun sıvı kaybı ciddi miktarda artacaktır. Bu tür içeceklerin iftardan iki saat sonra içilmesine çok dikkat edilmelidir.
Yeterli Su Tüketilmesinin Sağlığa Yararları
Ramazan ayında vücudun susuz kalmamasının sağlığa birçok faydası vardır. İşte Ramazan ayında yeterli su tüketilmesinin sağlığa yararları;
- Vücutta yeterli miktarda su bulunması cildi temizlediğinden ciltte sivilce ve siyah nokta oluşmaz.
- Vücuttaki toksinler hızlı bir şekilde dışarı atılır ve cilt gençleşir.
- İç organlar faaliyetlerini sağlıklı bir şekilde yerine getirir.
- Kan damarlarda daha hızlı dolaşır.
- Vücuttaki ödem hızla dışarı atılır.
- Kilo verme sürecini hızlandırarak zayıflamaya yardımcı olur.
- Saç köklerini kuvvetlendirdiğinden saç dökülmesini engeller ve saçlara parlak ve canlı bir görünüm kazandırır.
- Sindirim sistemini düzenleyerek sağlıklı çalışmasına yardımcı olur.
Oruçluyken tok tutan yiyecekler nelerdir konulu yazımıza da göz atmanızı tavsiye ederiz
