Hıçkırık; Ani ve istem dışı oluşan bir reflekstir. Göğüs boşluğuyla karın boşluğu arasında bulunan ve bu boşlukların birbirinden ayrılmasını sağlayan diyafram kasının kasılması olayına hıçkırık adı verilmektedir. İnsanı hıçkırık tuttuğu zaman bu kas, sürekli yenilenen döngüler halinde kasılır.
Ses tellerinin yer aldığı gırtlak boşluğunun aniden ve sertçe kapandığı esnada birden alınan nefes ile çıkan özel bir sesle kendisini gösterir. Kısa süre içerisinde kendiliğinden geçen hıçkırık, her yaştan ve cinsiyetten insanda görülebilir. Hıçkırığın temel nedeni ise yemek yenildiği esnada istemeden yutulan hava dır.
Hıçkırığın belirtisi olabileceği hastalıklar ise mide hastalıkları, kalp krizi, pnömoni (zatürre), yemek borusunda tıkanıklık ve kalp büyümesidir. Özellikle uzun süreli hıçkırıkların beyin ve kalp hastalıklarının, sindirim sistemi hastalıklarının, merkezi sinir sistemi hastalıklarının ve metabolik hastalıkların belirtisi olabileceği ifade ediliyor. Bir çoğumuzun sebepsiz sanarak önemsemediği hıçkırığın altında ciddi bir rahatsızlık yatabileceğinin bilincinde olmak gerekiyor.
İçerik Başlıkları
Hıçkırık Neden Olur?
Hıçkırık tutmasının altında yatan birçok sebep olabilir. Hıçkırık tutmasının ana nedeninin yemek yenilme esnasında yutulan istemsiz hava olduğunu yukarıda belirtmiştik. Ayrıca yemeğin aşırı tüketilmesi, gazlı içecekler içilmesi, alkolün aşırı tüketilmesi, mide ve bağırsak sistemindeki ısıda ani değişimler (gastrointestinal) nedeniyle hıçkırık tutabilir.
Hıçkırık genellikle psikolojik sorunlardan dolayı tutmaktadır. Bu nedenle ‘Hıçkırık neden olur?’ sorusunun yanıtının ilk aşamada psikolojik kaynaklı aranması daha doğru bir yöntem olur. Yaşanan ani duygu değişimleri, heyecanlanma, korkma ve stres hıçkırığı tetikleyebilecek psikolojik etkenler arasındadır.
Ayrıca yiyecek ve içeceklerin sıcak tüketilmesi, midedeki gaz, içeriğinde baharat olan besinlerin tüketilmesi, diyabet vb. metabolik ve toksik etkenlerde hıçkırık nedenleri arasında sayılabilir. Özellikle boyun bölgesinde bir kitlenin yani tümörün veya kistin olması, guatr, boğaz ağrısı, larenjit, menenjit geçirilmesi, yaşanan bir travma, kalp ve damar rahatsızlıkları ile bir operasyonun ardından genel anesteziden kaynaklanan hıçkırıklar görülebilir.
Çeşitli rahatsızlıklardan dolayı kullanılan ilaçlarda hıçkırığa neden olabilir. Özellikle benzodiazepin ve steroid türü ilaçların, dijital preparatların, antidepresanların ve antibiyotiklerin hıçkırığı tetiklediği ifade edilmektedir. Hıçkırığı tetikleyen rahatsızlıklar içerisinde zatürre, guatr, kalp zarı iltihabı, karaciğer, kalp krizi, göz tansiyonu, pankreas rahatsızlıkları, bağırsak problemleri, kulaktaki yabancı cisim, farenjit ve astım da yer almaktadır. Hıçkırığın tek başına kalp krizinin belirtisi olduğu durumlara da rastlanmaktadır.
Hıçkırığın daha sık ve uzun süreli görüldüğü hastalık ise reflüdür. Hatta uzun süre hıçkırık nöbetlerine giren kişilerin reflü rahatsızlığına yönelik bir belirtileri olmasa da hıçkırığın altında reflü yatabilir. Bu kişiler, hekime başvurdukları zaman reflü tanısı konulup tedavisi yapıldığı zaman hıçkırık nöbetlerinin de geçtiği gözlenmiştir.
- Kulak zarına temas etmekte olan kıl ya da başka bir cisimde hıçkırığı tetikleyebilir.
- Şeker emerken veya sakız çiğnerken yutulan havada hıçkırığa neden olabilir.
- Hekimler hıçkırığı 3 grupta toplarken hıçkırık süresini dikkate almışlardır. Bu 3 grup ise;
- 48 saat içerisinde geçmeyen hıçkırık.
- 48 saat ile 1 ay aralığında süren persistan olarak adlandırılan hıçkırık.
- 1 ay ve daha uzun sürede geçmeyen inatçı hıçkırık.
‘Hıçkırık neden olur?’ sorusuna verilebilecek yanıtların sayısı o kadar fazladır ki sık sık hıçkırık tutuyorsa ya da bir türlü geçmeyen inatçı hıçkırığınız varsa bir hekime başvurmanız ve altında yatan nedenlerin araştırılmasını sağlamanız en doğru tercih olacaktır.
Bebeklerde Hıçkırık Nasıl Geçer?
Yetişkinlerde olduğu gibi bebeklerde de hıçkırık bir refleks olduğu için ‘Bebeklerde hıçkırık nasıl geçer?’ sorusuna verilebilecek net bir yanıt yoktur. Ancak bebekleri hıçkırık tuttuğu zaman geçmesi için denenebilecek yöntemler elbet bulunmaktadır. Yeni doğan bebekleri özellikle beslendikten sonra hıçkırık tutmaktadır.
Bebeklerde hıçkırığa neden olan başlıca etkenler ise bebeğin hava yutması, gazının iyi çıkarılmaması, bebeğin heyecanlanması ve ani sıcaklık değişimidir. Hıçkırık tutan bebeğin emzirildikten sonra dik tutularak sırtına hafif hafif masaj yapılması bebeklerde hıçkırığa en iyi gelen yöntemlerdendir. Bebeklerde hıçkırığı kesebilecek başka bir yöntemde bebeğin bir seferde fazla süt emmesini engellemektir. Çünkü aşırı süt emen bebeklerin hava yutma olasılığı oldukça fazladır. Bunun için bebeğin az az ama sık sık emzirilmesi tavsiye edilir. Yine bebeğe az miktar su içirilmesi de hıçkırığın kesilmesinde faydalı olabilir. Ancak yeni doğan bir bebeğe su verilmemesi gerektiğini hiçbir zaman unutmamak gerekiyor. Bebeklere doğduktan 6 ay sonra su verilmesi tavsiye edilmektedir.
Yetişkinlerde Hıçkırık Nasıl Geçer?
Hıçkırık, çoğu zaman herhangi bir tıbbi tedaviye gereksinim duyulmadan kendiliğinden geçen bir rahatsızlıktır. Hıçkırığın geçmesi için tıbbi bir müdahale gerekiyorsa altta yatan bir hastalıktan kaynaklanıyordur ve bu hastalık tedavi edildiği zaman hıçkırıkta sona erer. Herhangi bir bilimsel kanıtı olmasa da, yetişkinlerde ‘hıçkırık nasıl geçer?’ sorusunun yanıtı şu yöntemler olabilir.
hıçkırık nasıl geçer
Hıçkırık tuttuğu zaman kesmek için en etkili yöntem karbondioksit solunmasıdır. Ancak karbondioksit solunurken nefesin bir kağıt torbaya verilerek solunmasına çok dikkat etmek gerekiyor. Bu yöntemi uygularken kesinlikle plastik poşet kullanılmamalı ya da plastik poşet kafaya geçirilmemelidir.
Nefesin 10-15 saniye kadar tutulduktan sonra verilmesi ve 20 dakika aralıklarla bu yöntemin 3-4 defa tekrarlanması ya da aksırmak hıçkırığa iyi gelen yöntemler içerisinde en bilinenidir.
Buzlu suyla gargara yapılması, buz yutulması veya soğuk suyun yudum yudum içilmesi de hıçkırığa çok iyi gelmektedir.
Ağız ve burun kapatılarak akciğerlerden nefes vermeye çalışmakta hıçkırığa çözüm olabilir.
Diyaframa uygulanan hafif baskı, bir dilim limonun ısırılması, yutkunma esnasında buruna hafif baskı uygulanması, biraz toz şekerin veya sert bir ekmek parçasının yutulması da hıçkırığı kesebilir.
Oturduktan sonra kısa bir süreliğine dizlerin mümkün olduğu kadar sıkıştırılarak göğse doğru çekilmesi de hıçkırığı geçirebilir. Göğsü sıkıştırmak içinde öne doğru eğilmek denenebilir.
Yüzün soğuk suyla yıkanması veya yüze soğuk kompres uygulanması.
Öğürmekte hıçkırığın çözümleri arasında gösterilmektedir. Öğürebilmek için küçük bir kaşıkla dilin gerisine ufak bir müdahale edilmesi yeterlidir.
Pek hoşa gitmeyecek bir yöntem olsa da sirke içilmesi ya da bir hekim kontrolünde buruna sirke çekilmesi de hıçkırığı geçirir.
Keskin kokulu bir maddenin koklanması da hıçkırığı kesebilir. Bu madde amonyak, limon ya da nane olabilir.
Hıçkırık tuttuğu zaman nefesin hızlı alınıp verilmesi de hıçkırığa diğer bir çözümdür.
Hıçkırığa Ne İyi Gelir?
Aç karnına birkaç adet karanfil çiğnenmesi
Kulaklar ve burun delikleri tıkandıktan sonra başka biri tarafından su içirilmesi. Bu yöntemin hıçkırığı şıp diye kestiği söylenmektedir.
Hiperaktif sinir bozukluklarının yol açtığı hıçkırığı gidermek için dereotu tavsiye edilmektedir. Bir tutam dereotunu alarak çiğnemeniz yeterli olacaktır.
Dilin üstüne ya da altına şeker koyarak emerseniz veya kesme şekere birkaç damla limon damlatarak emerseniz hıçkırığa fayda sağlayacaktır.
Bir meyvenin hızlı bir şekilde yenilmesinin de hıçkırığa fayda sağladığı söylenmektedir.
Tek doz öksürük şurubunun içilmesi de hıçkırığa yararlıdır.
Nefes tekniklerinin öğrenilmesi, korunmak için düzenli egzersiz yapılması da hıçkırığa fayda sağlayan yöntemler arasındadır.
1 tatlı kaşığı zeytinyağı ile 5 damla rezene uçucu yağı karıştırıldıktan sonra bu karışım, gazlı bez ile birlikte plastik bir torbanın içerisine konularak gazlı bezlerin yağı tamamen emmesi sağlanır. Daha sonra torbadan çıkartılan gazlı bez mide üzerine konularak üzerine sıcak su torbası konur. Yaklaşık yarım saat bu kompres uygulanır.
Hıçkırık tuttuğu zaman kesilene kadar her 7 ila 10 saniye aralığında bir tatlı kaşığı turşu suyunun içilmesinin de yararlı olduğu ileri sürülüyor.
Bir çorba kaşığı fıstık ezmesi ağza atılarak 5-10 saniye kadar beklendikten sonra çiğnenmeden yutulur. Fıstık ezmesi sevmeyenler, aynı yöntemle badem ezmesi de yutabilir.
5 gram ya da 1 çay kaşığı tuz yutulduktan sonra küçük olmak koşuluyla bir yudum su içilir. Daha sonra ağır ağır nefes alınır.
Eller kullanılmadan su içilmesi de işe yaramaktadır. Bunun için bir iskemleye su konulduktan sonra karşısına bir iskemle konularak oturulur. Daha sonra eğilerek su içilir.
Uzun süre yattıktan sonra birden ayağa fırlamakta hıçkırığı kesebilir. Bunun tam tersini yani uzun süre ayakta durduktan sonra birden yatmakta faydalı olabilir.
Geğirene kadar hava yutulması da işe yaramaktadır. Geğirmek, vakus sinirini sıfırlayacağından hıçkırığı keser.
Hıçkırık zamanı yaklaştığı zaman şiddetli biçimde öksürülür ya da avazın çıktığı kadar bağırılırsa hıçkırık kesilecektir. Bu yöntem hıçkırık geçmezse 3-4 defa tekrarlanabilir.
Bir kurşun kalem yatay bir şekilde ısırılır. Daha sonra kalem ağızdan çıkarılmadan birkaç yudum su içilir.
Su içildiği esnada konsantre olmak hıçkırığı kesmektedir. Bunun için bir kürdanı ikiye kırdıktan sonra kürdan parçalarını yutmamak için bu parçalara konsantre olarak su içebilirsiniz.
Afrika yöntemine göre bir kağıt ıslatıldıktan sonra hıçkıran kişinin alnına konulursa hıçkırığı kesilecektir.
‘Hıçkırığa ne iyi gelir?’ sorusuna verilebilecek en iyi yanıtları sizler için araştırarak derledik. Umarız bu yöntemler hıçkırığınızı keser ve sağlığınıza tekrar kavuşursunuz.